FARE ve SIÇANLARLA MÜCADELE/İLAÇLAMA YÖNTEMLERİ

Fare ve sıçanlar, çok zeki hayvanlardır ve tuzakla yakalanmaları ve popülasyonlarının ortadan kaldırılması çok zordur, bu yüzden Fare ve sıçanlarla mücadele için iyi bir strateji geliştirilmesi ve ilaçlama bilimsel yöntemlerle önceden planlı ve kontrollü bir şekilde yürütülmelidir.Fakat yukarıdaki mücadele yöntemlerini uygulamadan önce fare ve sıçan ilaçlama stratejisinin belirlenmesi şarttır. Fare ve sıçanların kontrolü ile ilgili uygulamaların başında;

   - Fare ve sıçanların üreme ortamlarının yok edilmesi,
   - Fare ve sıçanların üremesine ve girmesine olanak vermeyecek bina yapımı,
   - Fenni çöplüklerin oluşturulması ve ıslahı,
   - Rodentisit, kapan ve gaz uygulamaları gelmektedir.

Bu kontrol uygulamalarının gerçekleştirilmesi için de aşağıdaki stratejilerin uygulanması gerekmektedir:

   - Fare ve sıçanlarla mücadele programı öncelikle ortamdaki fare yoğunluğu şiddeti (infestasyonun) hakkında fikir edinilmesi için fare ve sıçanların gezindiği, barındığı yerleri incelemeyle başlamalıdır. Bunun için ilaçlamanın yapılacağı ve Fare ve sıçanların yaşadığı, gezindiği, çatılar, duvarlar, bodrumlar, lağımlar, ahır, ağıl, kümes, yem ve gıda depoları gibi yerler incelenerek kemirici yoğunluğunun (popülasyonun) büyüklüğü tahmin edilmeye çalışılır. Birçok mücadele programının başarısızlığa uğraması büyük ölçüde infestasyonun şiddetinin başlangıçta iyi belirlenmemesine dayanır.
   - Daha sonra gerekli hijyenik tedbirler alınmalı, organik çöpler, yiyecek artıkları vb. ortadan kaldırılmalıdır.
   - Kontrol metodu seçilmelidir. Popülasyonun büyüklüğüne ve mücadele bölgesinin durumuna göre fiziksel veya kimyasal mücadele / ilaçlama metotlarından birisi seçilmelidir. Eğer rodentisit kullanılacaksa hızlı veya yavaş etkili maddeler arasında tercih yapılmalıdır; fazla sayıdaki fare ve sıçan topluluğunun kontrolü gerektiğinde hızlı, etkili bileşikler tercih edilmelidir. Fakat genellikle daha yavaş etkili pıhtılaşmayı engelleyici maddeler tercih edilir. Etkilerinin yavaş ortaya çıkması; hedef durumunda olmayan hayvanlar için daha az tehlikeli olmaları, etkilerine karşı fare ve sıçan tuzak yemini reddetmenin genellikle görülmemesi ve antidotlarının mevcut olması pıhtılaşmayı engelleyici maddelerin en önemli üstünlükleridir.
   - Bu adımda yem istasyon noktalarının tespiti yapılmalıdır. Yem istasyonları inceleme sırasında kemirici faaliyetinin bulunduğu alana konulmalıdır; yemin açık kaplara konulması, hayvanlar tarafından daha fazla çekici olmakla beraber, hem fiziki etkilerden (güneş ışığı, ıslanma gibi) hem de hedef durumunda olmayan hayvanların korunması için üzerinin örtülmesi tercih edilir. Tuzak yeminin yanına temiz su konulması yem tüketimini ve böylece etkinliğini artırır.
   - Sonuçların değerlendirilmesi ve kontrollerin yapılması gereklidir. Fare ve sıçan ilaçlamasının yapıldığı yer, genellikle bir hafta aralıkla kontrol edilerek bir yandan yemin yenilip yenilmediği ve buna göre tuzak yemi ilavesi yapılıp yapılmayacağı, diğer yandan da kemiricilerin faaliyetleri hakkında fikir edinilir. Genel bir kural olarak, tuzak yerlerinde iki hafta süreyle yem tüketiminin olmaması, ortamdaki fare ve sıçanların tümüyle yok edildiği sonucuna varılır.
   - Koruyucu önlemlerin alınması hem kontrol programı esnasında ve hemde bundan sonra, ikinci bir ilaçlamayı engellemek veya ilaçlama sıklığını azaltmak için, kemiricilerin üremesini teşvik eden yem kaynakları ve barınma yerlerinin bertaraf edilmesi gerekmektedir.

FARE ve SIÇANLARIN İNSANLARA VERDİĞİ ZARARLAR

Fare ve Sıçanların İnsanlara Hastalık Dışında Verdiği Zararlar

Fare ve sıçanlar, bulundukları yerlerdeki gıda maddelerini tükettikleri gibi elektrik kablolarını, kâğıt, kumaş ve ahşap ürünlerini kemirerek zarar verir. Tarla, bahçe veya depolanmış haldeki ürünlerde önemli hasar ve kayba yol açabilir. Yedikleri gıdanın 3 katını kontamine (kirleterek) ettikleri ve yılda 33 milyon ton gıdayı tahrip ettikleri belirtilmektedir. Ayrıca borular ve kanalizasyonlarda canlı veya ölü durumda iken mekanik tıkanmalara sebep olur.

Fare ve Sıçanların Taşıdığı ve İnsanlara Buşlaştırdıkları Hastalıklar

Bugün dünyada insanın dışında sayıca en fazla ve en başarılı memeliler, komensal sıçan ve farelerdir. İstemeden de olsa insanların yardımı olmasa bu başarıyı hiçbir zaman tadamazlardı. Komensal kemirgen nedir? Komensal kelimesi, bu hayvanların insanların sırtından yaşadıklarına, evlerini istila ettiklerine, yiyeceklerini yediklerine, ürün ve eşyalarına zarar verdiklerine işaret eder; ayrıca bu ilişkiden hiçbir yarar sağlamayan insanlara hastalık da bulaştırabilir.

Fareler, 200 kadar patojen organizma (virüs, bakteri, mantar solucan ve artropod) taşır. Kemirgenlerce taşınan hastalıklar genel olarak zoonoz terimiyle adlandırılır. Bu terim, Bu hastalık ve enfeksiyonlara neden olan etkenlerin doğal olarak omurgalı hayvanlar ve insanlar arasında taşındığını gösterir. Kemirgenler kadar diğer memeli hayvanlar tarafından da taşınabilen bu hastalıklar, oldukça fazladır:Veba, sıçan tifüsü, lassa humması, kuduz, grip bunlardan birkaçıdır.